Uzun Yaşamın Formülü Gen Testinde! Kişilerin genetik yatkınlıklarının bulunduğu ölümcül hastalıklardan korunabilmeleri için buna uygun yaşam tarzına sahip olmaları gerektiğini söyleyen Gentest Enstitüsü Direktörü Dr. Serdar Savaş, köşemize konuk oldu. Dr. Savaş,“Aksi durumda hastalık eşiği geçilir ve hastalık kaçınılmaz olur diyor. Kişiler, çok kolay bir biçimde yapılabilen gen testi ile hangi hastalıklara genetik yatkınlıkları bulunduğunu öğrenebilir ve ölümcül hastalıklardan korunarak uzun yıllar boyunca sağlıklı bir biçimde yaşayabilirler” dedi.
Uzun Yaşamın Formülü Gen Testinde! Neden bazı profesyonel sporcular çok genç yaşta kalp krizinden ölürken, bazı insanlar kötü alışkanlıklarına karşın doksanlı yaşları görebiliyorlar? Benzer şekilde beslenmelerine rağmen bir kişinin kilo alıp diğerinin almamasının sırrı nedir?
Uzun Yaşamın Formülü Gen Testinde! Birbirine benzeyen beslenme ve egzersiz alışkanlıklarına karşın bir kişide görülen bir hastalığın diğerinde görülmemesinin temel nedeninin genlerde saklı olduğunu söyleyen Gentest Enstitüsü Direktörü Dr. Serdar Savaş, “Bu nedenle, birebir aynı yaşam tarzına sahip iki kişiden birinin yakalandığı bir hastalığa, diğer kişi hayatı boyunca yakalanmayabiliyor” dedi.
Uzun Yaşamın Formülü Gen Testinde! “Eşit miktarda tatlı yiyen iki kişiden biri diyabet hastası olurken diğerinin olmaması, aynı miktarda yağ tüketen iki kişiden biri yüksek kolestrol nedeniyle kalp krizi geçirirken diğerinin kalbine ilişkin bir şikayetinin bulunmaması gibi örneklerde de görülebileceği gibi, genetik yatkınlık, hastalık oluşumunda kritik bir noktada” diye konuşan Dr. Savaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
Uzun Yaşamın Formülü Gen Testinde! “Örneğin, kimimizin farklı kanser türlerine, kimimizin kalp damar hastalıklarına, kimimizin ise Alzheimer’a genetik olarak yatkınlığı vardır. Kişisel savunma sistemi, kişiye atalarından miras diyebileceğimiz bu hastalıkların ortaya çıkmasını yani ilgili genlerin çalışmasını engelleyebilir. Kişinin bir hastalığa genetik yatkınlığı bulunmasına rağmen, buna uyumlu olmayan bir yaşam tarzı sürüyorsa, akciğer kanserine yatkın bir kişinin sigara içmesi gibi, hastalık kaçınılmaz bir hale gelir. Bunu ‘hastalık eşiğinin geçilmesi’ olarak tanımlıyoruz. Günümüzde ölümlerin büyük bir bölümünü oluşturan kalp hastalıkları, kanserler, diyabet, osteoporoz, beyin-damar hastalıkları da bu eşiğin geçilmesi, yani genetik faktörlerin yanında yaşam tarzı ve çevre ile ilgili faktörlerin de bir araya gelmesiyle oluşur.”
Hastalık eşiğini geçmemek için
Dr. Savaş’ın verdiği bilgilere göre, hastalık eşiğini geçmeden sağlıklı bir yaşam sürmek mümkün:
“Kişiler genetik yatkınlıklarını bilirler ve buna uygun bir yaşam tarzını benimserlerse, risk taşıdıkları hastalıklara karşı önlem alabilirler. Böylece yaşamlarını aile büyüklerinde ya da akrabalarında bulunan kronik rahatsızlıklardan uzakta sürdürebilirler. Biz Gentest adını verdiğimiz kişiye özel tıp modelini tam da bunun için geliştirdik. Sadece kan ve idrar örneği vererek yararlanılabilen Gentest sayesinde, kişinin genetik yapısını son derece ayrıntılı bir biçimde çıkarabiliyoruz. Buna ek olarak, çevresel faktörleri belirlemek üzere yaşam tarzı analizi de gerçekleştiriyoruz. Sonucunda, kalıcı yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme ve fiziksel aktivite önerileri sunuyoruz. Böylece kişiler bir anlamda kendilerine özel bir kullanım kılavuzuna sahip olarak ölümcül hastalıklardan korunmanın yanında, yaşlanmayı yavaşlatabiliyor, fazla kilolarından kalıcı olarak kurtulabiliyor, düşünsel, fiziksel, cinsel performansları belirgin şekilde artmış olarak yaşamlarını sürdürüyorlar.”
Gentest Enstitüsü’nün kurucusu ve direktörü olan Dr. Serdar Savaş, Dünya Sağlık Örgütünün Avrupa Programı Direktörlüğü görevinde bulunmuştur. Halen Dünya Sağlık Örgütü ile ulusal ve uluslararası kuruluşlara danışmanlık yapmakta olan Dr. Savaş’ın layık görüldüğü birçok ödül, devlet nişanları, çeşitli dillerde yayınlanmış bilimsel eserleri mevcut.