Endülüs’te Geçmişe Yolculuk

Endülüs’te Geçmişe Yolculuk! Tarih boyunca farklı dini inançların ve kültürlerin ev sahipliğini yapan Endülüs, yüzyıllar boyunca hoşgörünün, bilim ve sanatın Akdeniz kıyılarındaki en özgün merkezi oldu.

Endülüs’te Geçmişe Yolculuk

Endülüs’te Geçmişe Yolculuk! Tarih boyunca farklı dini inançların ve kültürlerin ev sahipliğini yapan Endülüs, yüzyıllar boyunca hoşgörünün, bilim ve sanatın Akdeniz kıyılarındaki en özgün merkezi oldu. İslam ve Hristiyan sanatının izlerini süren bu büyülü geçmiş, kültürel zenginlikleri ve eşsiz mimarisiyle gezginlerini bekliyor.

Akdeniz kıyılarının en çok merak edilen ve ziyaret edilen rotalarından Endülüs, 8. yüzyılda biriktirmeye başladığı kültür mirasını korumaya devam ediyor. Yüzyıllar boyunca Yahudi, Hristiyan ve Müslüman topluluklarına ev sahipliği yapmış, hoşgörünün, bilimin ve sanatın merkezi olan

bu uygarlık, ziyaretçilerine geçmişin izlerini cömertçe sunuyor. Kültürler arası uyumun ve beraberliğin adım adım keşfedildiği Endülüs’te dünyanın her yerinden gelen gezginler kendilerinden bir parça buluyor.

Mimari özelliklerini, ağırlıklı olarak İslam ve Hristiyan kültürlerininâhenkli bir karışımından alan Endülüs mimarisi,tarih sahnesindemuhteşem bir yolculuğu vadediyor. 11.yüzyılda ulaştığı medeniyet seviyesiyle birçok Avrupa topluluğuna örnek olan bu uygarlık, temelini hoşgörü ve bilimin birleştirici gücünden alıyor. Başta peri masallarında yer alacak güzelliğe sahip El Hamra Sarayı olmak üzere, Endülüs mimarisiyle yapılan dini eserler, sembol binalar, antik tiyatrolar ve daracık sokaklar Endülüs’ün dünüyle bugününü bir arada yaşatıyor. Sevilla, Granada, Cordobave Malaga şehirleri, tam bir kültür mabedi olmanın yanı sıra gezginlere kırmızının en güzel tonlarını ve lezzetli Sangria tadımlarını müjdeliyor.

İlginizi Çekebilir